Jakob Nielsen I. Sınıf Kahraman
Mesaj Sayısı : 3
Karakter Bilgileri Özel Güç: Hafıza Silebilme
| Konu: Jakob. Salı Ağus. 25, 2009 3:11 pm | |
| Ad-Soyad: Jakob Henrik Nielsen Özel Güç: Hafıza SilebilmeÖrnek RP:
- Spoiler:
Zaman hiç durmaksızın ilerliyordu. Akşam için, büyük keyif verici ve herkesi şaşırtacak bir posta aldığında yüzündeki ifade bir anda değişmiş, sinsi ve bir o kadar da intikam ruhuyla dolup taşmış bedenini ve ruhunu sakinleştirmek için bu geceki davete mutlaka gitmesi gerektiğini anlamıştı. Gece yarısı olacağı için kimsenin dikkatini çekmezlerdi. Karanlık yeniden dönmüştü. Mektupta artık Flavio’nun Lord’luğunu ilan edeceği ve kimsenin önüne geçemeyeceğini yazıyordu. Bunlarda tabii ayrı bir zevk vermişti Lorenzo’ya. Kim, dostunun dünyaya hakîm olacağı için sevinmezdi ki? Bağıran Barakada buluşacaklardı az sonra. Şimdiden bir heyecan sarmıştı Lorenzo’yu. İçindeki kin, nefret ne varsa bu gece ortaya çıkaracaktı. Yakıp-yıkmak kadar keyif verici başka bir şey olamazdı. Hava on derece kadardı, ama sabah esen soğuk rüzgâr yüzünden beş derece gibi hissediliyordu. Üzerinde bol paçalı, siyah bir pantolon, beyaz, kirli bir gömlek ve siyah bir kalın ceket vardı. Ayağında ise çizme tarzı bir bot vardı. Ceketinin iç cebindeki asasını hissederken yüzündeki sinsi gülüş bir an olsun eksilmemişti. Gece yarısına birkaç dakika kala Lorenzo buluşma yerine doğru yola çıkmaya karar vermişti. Birkaç saniye sonra siyah bir bulut hâlinde gözden kayboldu. Bağıran Baraka eski ve kullanışsız bir yerdi; tabii kullanışsızlığı ve uğrak bir yer olmaması bazı –Lorenzo ve Flavio gibi- kötü niyetli kişiler için buluşma noktası oluyordu. Az önceki yerinden şimdi Bağıran Baraka’ya gelmişti. Derin bir oh çekerek yüzündeki sinsi gülüşü biraz bastırmıştı. Merdivenlerin yukarısından ayak sesleri duyulmaya başlamıştı. Sinsi gülüş gene boy göstermiş ve Flavio merdivenlerde, görünmeye başlamıştı. Lorenzo yüzündeki sinsiliğin yanı sıra merakını da belli edebiliyordu. Sağ elini ceketinin cebine sokmuştu. Kısa bir üşüme hissetmişti ellerinde. Ardından cebinden eldivenlerini çıkarmıştı. Flavio çok geçmeden konuşmaya başlamıştı. “Hoş geldin eski dostum.” “Hoş bulduk Flavio.” “Mektupta sana her şeyi anlattığım sanıyordum.” “Ah, özür dilerim Lord’um.” “Anladığına sevindim. Şimdi gücümü bütün bu kasabaya göstererek ölçmek istiyorum. Başlıyoruz.” Aralarındaki kısa konuşmanın ardından Flavio işaret parmağıyla ilk hedef yerini Lorenzo’ya göstermişti. Lorenzo tepkisini sinsi gülüşü ve onaylayarak yukarı-aşağı salladığı başıyla vermişti. Flavio’da onaylar nitelikteki başını sallamasıyla bir toz bulutu hâlinde ortadan kayboldular.
**
İkili, az önceki buluşma yerinden hedef yerine gelmişlerdi, büyük dumanın içerisinde. Flavio dükkânın karşısında yerini almış, Lorenzo ise emredildiği gibi dükkânın içerisine girmişti. Dükkânın içerisinde kendini bulan Lorenzo elindeki asayla bir an evvel içindeki öfkeyi dışarıya çıkarmaya başlamalıydı. İlk olarak bütün camları bir anda tuzla buz etmiş, etraftaki insanların uyanışıyla da dükkânı aleve vermişti. İnsanların çığlıkları artarken Lorenzo artık görevini bitirmiş Flavio’nun yanında kendini buluvermişti. Flavio az sonra büyük bir şimşeği dükkânın içerisine doğru gökyüzünden yollamıştı. Dükkânın hemen hemen hepsi yerle bir olmuştu. Yıkılma sesi herkesi tedirgin etmiş, dükkânın içerisindeki alevler diğer dükkânlara yayılmaya başlamıştı. Lorenzo büyük bir keyifle bu yıkımı izlemişti. Kısa bir kahkaha attıktan sonra sol taraftan üstlerine doğru gelen yaşlı adamı, Flavio’nun emri üzerine asasıyla geldiği yola doğru bir büyüyle yere sermişti. Cansız yatan bedene baktı ve kahkaha attı tekrardan. Dükkân yakınlarında toplanan kalabalık, az önce ölen adamla birlikte korkmuştu. Bazısı gerisin geri kaçmaya başlamıştı. Bu keyfi biraz daha yaşamak için Flavio’nun gözlerini kapattığı vakit Lorenzo “Morsmordre!” diye haykırarak sinsi gülüşüne devam ediyordu. Yeşil bir ışık büyük bir şiddetle gökyüzüyle bütünleşmişti. Kara bulutların arasından yeryüzüne doğru kısa bir ilerleyişle oluşan büyük bir kafanın içinden çıkan yılan kendini göstermişti. Dehşet içinde olan halka çatık yüz ifadesiyle bakıp izliyordu. Yaptıklarından biraz da Lorenzo ürkmüştü. Alevin diğer binalara yayılmasından sonra gitmeyi planlayan Flavio, alevlerden gözlerini ayırarak Lorenzo’ya doğru bakarak “Gidiyoruz.” dedi. Flavio’nun isteği üzerine çok geç kalmadan cisimlenmişlerdi. Karanlığın etkisi bu kadarla da sınırlı kalmayacaktı elbet ki… Bu sadece ilkiydi.
*Başka sitede yapmış olduğum bir rp.
| |
|
Flâvio Lopez Winther Kurucu Admin & Okul Müdürü
Mesaj Sayısı : 215
Karakter Bilgileri Özel Güç: Uçabilme, Yakın Dövüş
| Konu: Geri: Jakob. Salı Ağus. 25, 2009 3:13 pm | |
| | |
|